Sevgilimin Babası Lisede Kızlığımı Bozdu
İçerik
Herkese merhaba. Benim adım Doğa ve şuan 22 yaşındayım. Fakat anlatacağım hikaye lisede başımdan geçen, benim bir türlü unutamadığım, hatta bazen rüyalarıma bile giren bir hikaye. Normalde pek seks hikayesi okuyan ya da bu tarz sitelerde zaman geçiren biri değilim. Fakat psikoloji okuyan bir arkadaşım, insanların kendilerini oldukça etkileyen olayları birilerine anlatmak gerektiğini ya da yazmak gerektiğini söyledi. Ben de, beni kimsenin tanımadığı, kimsenin beni yargılamayacağı ya da kim olduğumu bilmeyeceği bu mecraya yazmaya karar verdim. Muhtemelen hikayem Liseli sikiş hikayesi kategorisinde yer alır ama admin başka bir kategoriye daha uygun görürse koyabilir, benim için çok önemli değil.
Liseli sikiş hikayesine başlamadan önce size kendimden bahsedeyim. Ben lisede arkadaşlarıma göre biraz daha uzun boylu bir kızdım. Kumral ve yeşil gözleri olan, zayıf bir kızdım ve bu özelliklerimi annemden almışım. Annem de benim gibi uzun boylu, zayıf, kumral ve yeşil gözlüdür. Okulda çok popüler değildim ama güzel olduğumu düşünen ve benimle sevgili olmak isteyen birileri her zaman olurdu. Ben ise sadece gerçekten çok hoşlandığım bir çocukla sevgili oldum. Gerçekten de bu seks hikayesine yakışmayacak kadar iyi ve yakışıklı bir çocuktu. Annesi ile babasının boşandığını öğrendiğim ve babası ile yaşayan bir çocuktu. Liseli bir ergen olmanın verdiği salaklıkla birbirimiz hakkında çok ciddi niyetlerimiz vardı. Sürekli evlilik planları, gelecek hayalleri, daha doğmamış çocuğumuza isim bulmak gibi birçok çocukça şey yaptık. Hatta beni babası ile bile tanıştırdı.
Babası ile arkadaş gibi olan Özgür’ün hayatı bana oldukça çekici geliyordu. Babası okumuş etmiş bir adamdı, bir ilaç firmasında kimya mühendisi olarak çalışıyordu. Aralarındaki ilişki gerçekten arkadaş ilişkisi gibiydi, oğlunun her şeyini biliyor ve hiçbir konuda kısıtlamıyordu. Bunun verdiği rahatlıkla da onlara çok sık gidip gelmeye başladım. Bazen başka birileri daha olurdu, Monopoly, sessiz sinema gibi oyunlar oynardık. Acıktığında canları ne isterse dışarıdan onu söylerlerdi. Liseli bir çocuğun isteyebileceği daha iyi bir hayat olabilir mi Üstelik Özgür oldukça iyi, kibar, zeki bir çocuktu. Çok yakışıklı olduğunu da söylememe gerek yok sanırım.
Özgür ile arada öpüştüğümüz ya da oynaştığımız olurdu ama hiç daha ileri gitmedik. Ben bakire bir kız olduğum için bu durumu bozmak istemiyordum. Özgür de bu konuda hiç zorlamadı, hiç böyle bir etki yaratmadı. Romantik birer çocuk olarak telli duvaklı bir gelecek hayal ettik hep. Yani aslında bu bir seks hikayesi ya da liseli sikiş hikayesi değildi bizim için. Daha çok güzel bir aşk filmi hikayesiydi.
Sevgilimin babasının oldukça modern ve bilgili bir adam olması Özgür ile bizim işimizi çok daha kolaylaştırıyordu. Benim ailem de çok baskıcı değil ama bir kız çocuğuna sahip olmanın vermiş olduğu koruma içgüdüsü var. Ama Özgür’ün babası, yani Tarık amca, bir sıkıntı olduğunda babamı arayarak içinin rahat etmesini sağlıyordu. Eve geç gidecek olsam babamı arar, izin alır, arabayla bırakacağını söylerdi. Bizimkiler her ne kadar bu durumdan hoşlanmasa da izin verirdi.
Özgür ve babası Tarık yılbaşı için bir plan yapmıştı. Özgür benden yeni yıla birlikte girmemizi istedi. Ben her ne kadar bu durumun imkansız olduğunu söylesem de babasına bizimkileri aratıp, “yeni yılda Özgür arkadaşlarıyla evde toplanacak, çok kalabalık olacak, Doğa’da burada kalsın, hatta isterseniz siz de buyurun gelin” gibisinden bir konuşma yaptırdılar. Bizimkiler bu durumu hiç istemese de bir kere kabul etmiş bulundular. Fakat doğrusu evde Özgür, Tarık amca ve ben dışında başka hiç kimse olmayacaktı.
31 Aralık gününün akşamı toplandık. Bir sürü içecek, meze, kuruyemiş, meyveler, içkiler, çikolata ve cipsler, kısacası 50 kişiye yetecek malzeme vardı. Tekila, votka, bol miktarda bira, ne olduğunu bile bilmediğim içkiler de ortaya çıkmıştı. Akşam çok eğlenceli başladı. Arada Tarık amcanın arkadaşları ve çocukları geldi, oyunlar oynandı, müzikler dinlendi, sohbetler edildi, içkiler içildi, geri sayım yapıldı ve herkes evlerine dağıldı. Ben o zamana kadar çok az içki içmiştim. Aynı şekilde Özgür de öyle. Tarık amca, bu akşamın şerefine bu bitecek diye ortaya bir tekila şişesi koydu. Sonra ad bize nasıl yapılacağını gösterdi. Küçük shot bardaklara tekila koyuldu. Ağza biraz tuz alındı. Tekila fondip yapıldı. Sonra da limonlar yenildi. İnsanın ağzını uyuşturan, inanılmaz ekşi ve acı bir tat kaldı dudaklarımda. Bunu tam olarak kaç kere yaptık bilmiyorum ama şişeyi bitirdiğimi hatırlıyorum. Yani şişeyi bitirdiğimde gayet aklım yerindeydi. Çok geçmeden Özgür’ün yere düştüğünü ve orada sızıp kalkamadığını hatırlıyorum. Ben de bir ara gözlerimi açtığımda banyoda klozete kusuyordum. Tarık amca da kusmuklarım kirletmesin diye arkadan saçlarımı tutuyordu. Bir ara beni kucaklayıp yatacağım yere götürdüğünü hatırlıyorum.
Hayatımda ilk defa bu kadar sarhoş oluyordum. Hayatımda ilk defa bu kadar içki içmiştim. İşte hikayemizin bir seks hikayesine dönüşmesi de tam burada başladı. Ben de bir liseli sikiş hikayesinin kahramanına dönüşüyorum. Uyuduğum yerde bir ara gözlerimi açtığımda Tarık amcanın yanımda uyuduğunu ve bana baktığını gördüm. Ama başım o kadar dönüyordu ki hemen gözlerimi yeniden kapadım. O ara ellerinin bacaklarımda gezdiğini, hatta kadınlığıma doğru geldiğini hissettim ama itiraz edecek gücü kendimde bulamadım. Sonra elimi iç çamaşırımdan içeri sokup beni okşamaya başladı. Midem o kadar bulanıyordu ki gözlerimi açmamak için direniyordum. O ara sadece engel olamadığım derinden bir inleme sesi çıkarıyordum.
Tarık amca bir süre sonra elini iç çamaşırımdan çıkardı. Ben bittiğini düşünüyordum ama bu sefer de altımdaki giydiğim her şeyi tek tek çıkarmaya başladı. Kafasını bacaklarımın arasına sokup bu sefer parmağıyla yaptığı şeyi diliyle yapmaya başladı. Ben inlemek dışında bu sefer elimle onun saçlarını tutmuş sıkıyordum. Ama o kadar gücüm yoktu ki, belli ki hiçbir şeye engel olamıyordum. Üstelik inlediğim için sanki bundan zevk alıyormuşum, yapmasını istiyormuşum gibi algılıyordu.
En sonunda en korktuğum şey başıma geldi. Pantolonunu çıkarıp bacaklarımın arasına girdi. Her şey kötü bir rüya gibi geliyordu. Niyeyse hiçbir şey gerçek gibi gelmiyordu o an. Sikini kadınlığıma dayadığında onun bileğini tutup sıktım. “Tarık amca yapma” demek istedim ama diyebildim mi, yoksa diyemedim mi onu bile hatırlamıyorum. Ama içimde derin bir acı hissettiğimi hatırlıyorum. Bunun karşısında bağıramadım bile. Bağırmak için bile bir güç, bir efor gerekiyordu. O kadar bile mecalim yoktu. Tarık amca dakikalarca hiç durmadan içime girip çıktı. Başka bir şey yaptı mı bilmiyorum. Nasıl bittiğini de bilmiyorum. Sadece sabah uyandığımı hatırlıyorum. Uyandığımda iç çamaşırım üstümdeydi. Sanırım işini hallettikten sonra giydirmişti. Çarşafta kan olup olmadığına baktım. Kan yoktu, sanırım çarşafı da değiştirdi. Ya da bulunduğum yeri de değiştirmiş olabilir, hiçbirini hatırlamıyorum.
Bu olaydan sonra birkaç ay sonra Özgür benden ayrıldı. Hiçbir şey demedi ama sanırım biraz babasının dolduruşuna gelmişti. Ben de bu olayı hiç kimseye anlatmadım. Hiç uyanmamış gibi davranmak, hiçbir şeyin farkında değilmiş gibi davranmak işime geldi sanırım. Bu seks hikayesini yıllarca içimde tuttum. İlk defa burada size liseli sikiş hikayesi olarak anlatıyorum. Beni dinleyen herkese teşekkürler.